Sözde işyeri elitleri mutlaka yüksek IQ'ya sahip değildir, ancak yüksek duygusal zekaya sahip olmalıdır. Sevinçlerinizi, kederlerinizi, kederlerinizi ve sevinçlerinizi yüzüne yansıtmak basit ve basit değil, "saflık ve yetersizlik"in bir tezahürüdür. Kötü ruh halin sana yardımcı olmaz, sadece aileni endişelendirir, rakiplerini kıkırdar, liderlerini sıktır ve müşterileri uzak tutar......
Eşyaları taşıyabiliyor Olgun bir karakter
Hayat stresli mi? Gerçekten büyük. Ama yalnız değilsin...... Terfi ve zam mı istiyorsun? O zaman iki şeyden kaçamazsınız: 1. KPI performansı, 2. Liderlere güven. İşyeri kaynakları sınırlıdır, "daha fazlasını elde etmek" istiyorsanız, "daha fazla çalışmalı", şirket için performans yaratmalısınız, lider için baskıyı paylaşmalısınız ve astlarınız için kaynak sağlamalısın.
Hayatta hiçbir şeyin kaçınılmaz olmadığını bilmelisin, kim olursa olsun, tüm hayat karışıktır,Zihniyetinizi düzeltin, her zaman olumlu bir ivme tutun ve kalbinin yavaş yavaş güçlenmesine izin verin.
Duygularla nasıl başa çıkılır? Onu tutmak yerine, bırak gitsin.
01 Gecikmeli ifade Öfke ve heyecan genellikle anlık duygulardır ve sinirlenmeye başladığını hissettiğinizde, dilinizi düzenlemeden önce 10 saniye sessiz kalmayı kendinize hatırlatmak daha iyidir. Sadece bir sakinlik anı "toplaması zor" olan bazı pişmanlıkları önleyebilir.
02 Fikrini değiştir Her zaman "Neden bu kadar şanssızım?" diye sormayın. "Neden bu kadar mutsuzum?" Bunun yerine, "Bu sorunu nasıl çözebilirim?" sorusu oluyor. "Gelecekte bu sorundan nasıl kaçınabilirim?" "Bu olaydan ne öğrenebilirim?" Belki bazı şeylerin düşündüğünüz kadar kötü olmadığını göreceksiniz.
03 Kararları mantıkla bırakın Özellikle heyecanlı ve öfkeli bir durumdaysanız, karar vermek için iyi bir zaman değildir. Evet, kaşların yanması gibi görünüyor, ama ne kadar çok mantıklı olursa, ruh halinden sonra düşünmek ve tekrar düşünmek zorundasınız, sorun nereden geliyor? Yöntemler nelerdir? Uygun şekilde yavaşlarsanız, bir dönüş olabilir.
04 Arkadaşlarla konuşun (iş ilişkileri dışında). İnsanlar hepsi duygusaldır ve ne kadar zor olursa olsunlar, sindirilemeyen duyguları da var. Bir söz yok mu ki: "Sessizliğe girmezsen, sessizce yok olursun." Bu nedenle, stresi azaltmak ve duyguları makul şekilde ifade etmek çok önemlidir. Ancak, meslektaşlarınıza veya müşterilerinize şikayet etmeyin. Bir yandan, çalışma ilişkisi aslında çıkar ilişkisi olduğundan, herhangi bir çıkar çatışması durumunda, diğer tarafın size verdiği tavsiye objektif ve tarafsız olmaz. Öte yandan, insanları tanıyorsanız, yüzünüzü tanıyorsanız ve kalbinizi bilmiyorsanız, kimse ofis dedikodusunun başkahramanı olmak istemez.
Yetişkinlerin kötü duyguları lüks mallar gibidir ve tüm sonuçların "kendi başına ödenmesi" gerekir. |